İşte AROG'dan ilk görüntüler!
--------------
Warren Buffet’in yeni çıkan biyografisi
Sırası öngörülemiyor
“Birinci Kural: Asla para kaybetme. İkinci Kural. Birinci kuralı asla unutma.”
“Menkul kıymetler borsası faal olanlardan sabırlı olanlara para transfer etmek üzere tasarlanmıştır.”
“Fiyat ödediğindir. Değer eline aldığındır.”
“İnsanların açgözlülük, korku ve budalalık dolu olacağını öngörmek mümkündür.
Bunları hangi sıraya göre olacaklarını öngörmek mümkün değildir.”
“Nasıl zengin olacağınızı size söyleyim. Kapıları kapatın. Başkaları açgözlü iken korkak olun. Başkaları korkak olduğunda açgözlü olun.”
“Risk ne yaptığını bilmemekten doğar.”
“Eğer bir hisseyi on sene elinde tutmak seni rahatsız edecekse on dakika elinde tutma.”
Buffet uzun ve derin bekliyor
**********
“Kimse Türkler gibi,
Mümin Sekman’ın “Ulusal Ataleti ve Tembelliği yenmek” adlı kitabında, kendini “Saldırgan gezgin” olarak tanımlayan Amerikalı yazar Pritchett’in yazdıklarını birlikte okuyalım:
“Kimse Türkler gibi, güzel, rahat, yayılıp gevşemiş olarak, ilik ve kemiğiyle, ruhu ve bedeniyle oturamaz; otursa da keyfini çıkaramaz. Oturmak Türk insanının özgün niteliğidir. Bedenin her hücresi, yüzünün çizgileri ile oturur. Sanki hiç kalkmamış ya da kalkmayacakmış gibi. Başkalarını, evine, ofisine, odasına, okuluna, kahvesine, bahçesine oturmaya çağırır. Gelmeyince gücenir. Oturmayan konuğun ziyareti sayılmaz. Oturanlar da birbirini oturmaya davet eder. Resmi toplantılarına ‘oturum’ derler. Oturumlara ad ve sayı veririler. En ciddi konuşmalar bir köşeye çekilip oturarak yapılır. Üç - beş hal hatırdan sonra oturanlar genizlerini temizler, derin bir sessizliğe gömülür, oturmaya devam ederler.”
“...Bey için iltimas yapmasın, erkek kardeşine, kız kardeşine, arkadaşına iltimas yapmasın. Hiç kimseden rüşvet almasın. Haklı bir davayı kaybettirmesin, haksız bir davayı da kazandırmasın. Doğru ne ise onu yapın...”
bektaşi fıkraları..
Bektaşi içiyormuş. Kendisine, “Sarhoş olmaktan korkmuyor musun” diye sormuşlar. O da, “Hayır, benim sarhoşluğumdan kimseye bir zarar dokunmaz ki. Siz asıl içmeden sarhoş olanlardan çekinin” diye cevaplamış. Karşısındakiler merakla, “Kim onlar?” diye atılmışlar. Bektaşi cevaplamış: “Bunlar bir takım sonradan görmelerdir ki, ellerine dünya malı geçtiği için ne oldum delisi olurlar.”
İtibar
Softanın biri Bektaşi’nin önüne geçmiş: “Ey erenler iyisin, hoşsun, ilim, irfan sahibisin bir de oruç tutup, namaz kılsan, bizim nazarımızda da itibarın olur o zaman” demiş. Bektaşi gülümseyerek: “Sizin nazarınızda itibar kazanmak için, Tanrı önündeki itibarımı zedeleyemem” diye yanışlamış.
Aldatmak
Meyhanelerden çıkmazmış hiç. İçkisini içer, geç vakitte naralar atarak evinin yolunu tutarmış. Ne çocuğuna, ne eşine, ne anasına babasına ve ne de çevresine hayrı dokunmuşmuş. “Ayyaş Hamdi” böyle bir yaşamın sonunda rahmetli olmuş. Cenaze namazı kılındıktan sonra imam sormuş: “Merhumu nasıl bilirsiniz?” İyi insandı... Kimseye kötülüğü olmadı... Toprağı bol olsun... Benzer cevapları duyan Bektaşi sabredememiş ve yanındakinin kulağına fısıldamış: “Bizi neyse de, Allah’ı da aldatmaya yelteniyorlar.”