ANA SAYFA

YERLİ YABANCI GAZETE VE İNTERNET SAYFALARINDAN SON DAKİKA GELİŞMELERİ-YAZARLAR ANLIK GELİŞMELER ULUSAL BASINDAN HABER BAŞLIKLARI-SON DAKİKA HABERLERİ RSS SON DAKİKA GELİŞMELERİ

Türk genci. İnkılapların ve rejimin sahibi ve bekçisidir.

*Tüm haber başlıklarından anında haberdar olmak için buraya tıklayarak gastem.net.tc ana sayfanız yapın!

18 Haziran 2008 Çarşamba

Bir Cumhuriyet Belgeseli...Babalar ve oğulları .reha muhtar/



Vakit Gazetesi, Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osman Paksüt’ün dedesinin İstiklal Mahkemesi Başkanlığı yapan Kel Ali lakaplı Ali Çetinkaya olduğunu yazıyor...

Vakit’in ifadesiyle “Cellat Ali” lakaplıdır, İstiklal Mahkemesi Başkanı Ali Çetinkaya... Altemur Kılıç’ın babası da İstiklal Mahkemesi’nin Başkanı olan bir başka Ali’ydi...

O da Ali Kılıç’tı ve o yüzden Altemur Kılıç ne zaman bir yerde bir şey söylese “onun böyle söylemesi normal” denirdi, “babası Ali Kılıç onun...”

***


Bu ülkedeki kavgalara ve hesaplaşmalara dikkatli bakıldığında dedeler-babalar-oğullar ve kızlar biçiminde özetlenecek çok ilginç bulgulara rastlanır...

Bugün Anayasa Mahkemesi’nin göbeğinde, kamplaşan Türkiye’de saflara baktığınızda çok ilginç rastlantılar çıkartırsınız ortaya... Mesela AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Fırat beyefendi Doğu’da halkı İslam dini adına ayaklanmaya çağıran ünlü Şeyh Sait’in torunudur...

“Cumhuriyet’in ilk yıllarında uygulanan politikalar ve özellikle Hilafet’in kaldırılması Doğu Anadolu’da Şeyh Sait isyanına neden olmuştu” diyor Vikipedi, Şeyh Sait’i olayını anlatırken... Hilafetin kaldırılmasından sonra şunlar oluyor kısaca:

“Şeyh Said’e bağlı kişilerin, Diyarbakır’ın Eğil nahiyesine bağlı Piran köyünde arama yapan bir jandarma müfrezesiyle girdiği çatışma (13 Şubat 1925) kısa sürede genişleyerek yaygın bir ayaklanmanın kıvılcımını oluşturdu... Darahini’yi basarak valiyi ve öteki görevlileri tutuklayan Şeyh Said halkı İslam dini adına çağıran bir bildiriyle tek bir merkez altında toplamaya çalıştı...”

Sonra Şeyh Sait’in emrindeki 5 bin kişilik kuvvet Diyarbakır’a saldırıyor...

Mustafa Kemal rahatsız olduğu için Heybeliada’da dinlenmektedir...

İsmet İnönü’yü Ankara’ya çağırıyor...

“Doğuda din elden gidiyor bahanesiyle İngiliz destekli provokatif ama ciddi bir ayaklanma başladığını” söylüyor...

***


Ve Ankara’da, Diyarbakır’da İstiklal Mahkemeleri kuruluyor... Askeri birlikler Şeyh Sait’le birlikte ayaklanan güçleri kuşatma altına alıp, teslim olmaya zorluyorlar...

Şeyh Sait tutuklanıyor...

İdam ediliyor...

83 yıl önce Cumhuriyet’in ilk yıllarında yaşanan Şeyh Sait isyanının iki önemli unsuru bulunuyor...

Doğal olarak Şeyh Sait’in kendisi...

Bir de onu yargılayıp idama mahkûm eden İstiklal Mahkemeleri... Elbette, dedelerin ya da babaların her zaman izinden gitmez çocukları... Çok farklı yerlere savruldukları görülebilir...

Ancak ne ilginçtir ki bugün yapılan yayınlar, İstiklal Mahkemeleri’nin başındaki Kel Ali’nin torunu Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili Osman Paksüt’le, Şeyh Sait’in torunu kapatılma davası süren AKP’nin Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Fırat’ı sanki karşı karşıya getirmeyi amaçlamaktadır...

Dedeleri karşı karşıya getiren tarih, torunları da mı karşı karşıya getirmektedir?..

***


Mesela, Anayasa Mahkemesi’ne en sert eleştirileri yönelten Nazlı Ilıcak, Demokrat Parti’nin Yassıada’da hapse mahkûm olan bakanı, Muammer Çavuşoğlu’nun öz kızıdır...

27 Mayıs’ın hemen ertesinde lisedeyken Milli Güvenlik dersine giren subayın Demokrat Partilileri vatana ihanetle suçlaması üzerine, kalemi subay-hoca’nın üzerine fırlatır...

Dame De Sion lisesindeki kişisel eylemlerinden dolayı 30 gün okuldan uzaklaştırma alır...

Sonraki yıllarında Nazlı Ilıcak, hep Genelkurmay’ı en ağır eleştiren gazeteciler listesinin başında yer alacaktır... Hakkında dava açılacak, Genelkurmay’a girişi yasaklanacaktır...

İlk genç kızlık yıllarında “babasının aşağılanarak valiziyle evden apar topar alınmasını hiçbir zaman hazmedememiştir Nazlı Ilıcak...”

Sonraki siyasi hayatı hep bu hazım sorunuyla ilgili olabilir mi acaba?..

Erbakan’dan Merve Kavakçı’ya, ve şimdi AKP’ye kadar uzanan çizgide?..

Ahmet Altan 12 Mart 1971’de annesinin yanında babasını almaya götüren subayın soğukluğunu anlatır ve yaşadığı korkuyu aktarır...

O soğukluğun ve o gençlik korkusunun, bugünlerdeki Ahmet Altan’ın kişiliğinde ve söylemlerinde bir etkisi var mıdır acaba?..

Veya Şeyh Sait’in kendi torunu Dengir Mir Fırat üzerinde... Veya İstiklal Mahkemesi Başkanı Kel Ali lakaplı Ali Çetinkaya’nın, Osman Paksüt üzerinde...

Genlerin yüklerini taşımakta mıdır sonraki kuşaklar acaba?..

Emin Çölaşan’ın bir dedesinin Atatürk’ün Adalet Bakanı, diğer dedesinin ise İttihatçı bir albay olmasının genetik bir etkisi var mıdır Çölaşan üzerinde?..

***


Dedeler, babalar, oğullar ve kızlar...

Geçmiş kavgalar, genetik yüklenmeler, bitmeyen hesaplaşmalar... Bugünkü hesaplaşma, sadece söylenenlerden ibaret bir mücadele midir, yoksa derinlerde bir cumhuriyet belgeseli ya da hesaplaşması mıdır yaşananlar?..

Kendi adıma şu soruyu sormaktayım...

Cumhuriyet’le çatışmamış babam ve dedeme teşekkür mü etmeliyim, yoksa onları eleştirmeli miyim?..

Sanıyorum her şeye rağmen “varolmanın dayanılmaz hafifliğini” genetik hafiflikten dolayı yaşamaktayım...

Emre Kongar'ın Resmi Internet Sitesinden alıntı

AB ve ABD'nin Türkiye'ye Çarpık Bakışı. AKP, hiçbir işe yaramayacak bir değişiklik ile 301'inci maddeyi kabul etti: AB ve ABD'den AKP'ye alkış. 1 Mayıs'ta inanılmaz bir devlet terörü: ABD ve AB'den çıt yok. İlhan Selçuk'un evi sabah 4:30'da basılıyor, gözaltına alınıyor: ABD ve AB'den çıt yok. Elif Şafak sadece yargılanıyor: AB ve ABD'de yer yerinden oynuyor. Sünni Müslümanlara, bizzat Müslümanlar tarafından Türban baskısı uygulanıyor: AB ve ABD'den çıt yok. Buna karşılık, Türkiye'de inanç özgürlüğü konusunda Müslümanlara laik baskı yapıldığı konusunda AB ve ABD'den eleştiri sesleri yükseliyor. AKP rejimin temellerini dinci bir sisteme doğru kaydırıyor: AB ve ABD'den çıt yok. Bu yaptıklarından dolayı AKP aleyhine Cumhuriyet Başsavcısı tarafından dava açılıyor: ABD ve AB'de yer yerinden oynuyor. Bu kadar çarpıklık karşısında söylenecek tek söz kalıyor: "İnsaf!" http://www.kongar.org/

ciziyorum

1resim yazı1resim yazı1resim yazı1resim yazı

http://www.aa.com.tr/images/stories/BANNER/aa_468x60.gif

Anadolu Ajansı Güncel Haberler

Kerkuk.NET

aktif haber

VOA News: Türkiye

BBCTurkish.com | Haberler | Ana Sayfa

7

Turkmedya Com

Dünya Gazetesi - Son Dakika Haberleri

haber7com sondakika

reklamstor

sondakika h/3

NTVMSNBC

VOA News: Tüm Haberler

Hürriyet ANASAYFA

CNN TÜRK

Borsa Haberleri

TriaFX | Türkiyenin Forex Sitesi | Forex | Parite

Referans - Türkiye"nin iş gazetesi

Referans - Türkiye"nin iş gazetesi

Vatan Gazetesi

leman /times cartoon

Star Gazete Online

TGRT HABER © 2008 [ Dünya ]

SABAH Gazetesi - Son Dakika

CNN TÜRK

Hürriyet Spor Anasayfa

Cihan Haber

Ekonomi

Başlıca Yabancı Kaynaklar

CNN (ABD) New York Times (ABD) Usa Today (ABD) Washington Post (ABD) Der Spiegel (Almanya) Die Welt (Almanya) Zeitungen Deutschland (Alm) Gazetat (Arnavutluk) The Australian (Avustralya) Zeitungen Österreich (Avusturya) Le Soir (Belçika) Jornais (Brezilya) Ceske Noviny (Çek Cumhuriyeti) Jornais do Brasil (Brezilya) China Online (Çin) Danske Aviser (Danimarka) Ajalehed (Estonya) Suomen Sanomalehdet (Finlandiya) Journaux (Fransa) Lemonde (Frana) Liberation (Fransa) Dernieres Nouvelles d'Alsace (Fransa) Tous les journaux (Fransa) Sve Novine (Hırvatistan) Nederlandse Kranten (Holl.) Guardian (İngiltere) Newspapers in the UK (İng.) The Sun (İngiltere) Newspapers in Ireland (İrlanda) Periodicos (İspanya) Tidningar Sverige (İsveç) Zeitungen Schweiz (İsviçre) Giornale (İtalya) Corriere Della Sera (İtalya) Giornali Italia (İtalya) Japan Times (Japonya) Avizes (Letonya) Laikrasciai (Litvanya) Ujsagok (Macaristan) Ahram (Mısır) Aviser Norge (Norveç) Dawn (Pakistan) Polskie Gazety (Polonya) Jornais Portugueses (Portekiz) Ziare Romanesti (Romanya) Interfax (Rusya) Slovenske Noviny (Slovak.) Slovenski Casopisi (Slovenya) Efimerides (Yunanistan)

amazon